Sosyal medya hayatımızın her alanında tesirli. O denli ki toplumsal medyada etkileşim aldığımızda haz duyuyoruz. Bu haz beynimize olumlu sinyaller gönderiyor. Lakin bu süreçte sık tekrarlandıkça haz eşiğimiz yükseliyor ve daha evvel keyif aldığımız etkinlikler kâfi gelmemeye başlıyor. Bu süreç ne kadar sık tekrar ederse haz eşiği de o kadar yükseliyor. Daha evvel yapılan aktiviteler artık kâfi gelmemeye başlıyor ve günlük hayattan keyif almamaya neden oluyor.
Uzman Psikolog Gizem Ünveren konuya ait kıymetli açıklamalarda bulundu. Ünveren, “Sosyal medya aslında ömrümüzün büyük bir alanında etkin olarak bir yer alıyor. Artık gereksinimlerimiz kaynaklı yaşamaktan ise toplumsal medyada beğenilmek üzere yaşadığımız hayatımızı ona nazaran entegre ettiğimiz bir yapı var.
Ünveren, toplumsal medyadaki bu bağımlılık konusu üzerine ihtarlarda bulundu. “Sürekli kıyaslama halinde oluyoruz. Bu süreçte bizim birçok aslında kendi paha ve gereksinimlerimizden uzaklaştığımız bir yapı oluyor. Bu türlü olunca kendimizi kıymetsiz ve yetersiz hissedebiliyoruz. Ergenler ve çocuklar açısından ise gelişimi engelleyen bir yapı oluyor. Hatta fizikî birçok sıhhat meselelerini getiriyor.”
